İçindekiler
Pyhäsalmi Madeni, Enerji Depolama Potansiyeliyle Dikkat Çekiyor
Helsinki’nin 450 kilometre kuzeyinde bulunan Pyhäsalmi Madeni, Avrupa’nın en derin çinko ve bakır madeni olarak bilinir. Ancak artık maden, enerji depolama alanında yeni bir işlev kazanmaya hazırlanıyor. Madene, güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir kaynaklardan elde edilen fazla enerjiyi depolayabilen bir yerçekimi bataryası yerleştirilecek. Bu batarya, ağır yükleri kaldırmak için kullanılan bir sistemdir.
Gravitricity, Yerçekimi Bataryası Teknolojisini Geliştiriyor
Yerçekimi bataryası sistemi, İskoçya merkezli bir şirket olan Gravitricity tarafından geliştirilmektedir. Pyhäsalmi Madeni, bu teknolojiyi tam ölçekli bir prototip olarak kullanacak ve Gravitricity’nin gelişmiş enerji depolama çözümlerini sergilemesine olanak sağlayacak. Gravitricity Yönetim Kurulu Başkanı Martin Wright, bu projenin enerjiyi yakalayabilen, depolayabilen ve gerektiğinde hızla serbest bırakabilen güvenilir bir enerji depolama çözümünü göstereceğini belirtiyor.
Terk Edilmiş Madenler, Enerji Depolama Potansiyeline Sahiptir
Uluslararası Uygulamalı Sistem Analizi Enstitüsü’nün yaptığı bir çalışmaya göre, terk edilmiş yeraltı madenlerinde yerçekimi bataryaları küresel elektrik talebini karşılayabilecek kadar enerji depolama potansiyeline sahiptir. Bu çalışmada ayrıca, bu madenlerin yeniden işlevlendirilmesinin, madenden geçim sağlayan topluluklara ekonomik fayda sağlayabileceği de belirtilmektedir. Ayrıca, bu madenlerin elektrik şebekesine bağlı olması, enerji depolama tesislerinin hayata geçirilmesi için maliyeti ve altyapı gereksinimlerini azaltmaktadır.
Pyhäsalmi Madeni, Yenilenebilir Enerji Projeleriyle İlgilenenler İçin Bir Potansiyele Sahip
Pyhäsalmi Madeni, 2022 yılında hizmet dışı bırakılacak ve buna bağlı olarak Gravitricity, doğrudan veya dolaylı olarak 600 işin etkileneceğini belirtmektedir. Bu sahada bir Güneş tarlası gibi diğer projeler de incelenmektedir. Gravitricity’nin internet sitesinde, dünyada artan kesintisiz yenilenebilir enerji üretimiyle birlikte, enerji depolama teknolojilerine olan ihtiyacın arttığı belirtilmektedir.