Boşanma Davası

Boşanma Davası

Boşanma davası, evlilik birliğinin sona erdirilmesi için yasal olarak başlatılan hukuki bir süreçtir. Bu süreç, eşlerin birbirlerinden ayrılma kararını resmi olarak onaylatmak ve evlilikten doğan hakları ve sorumlulukları düzenlemek amacıyla mahkeme önünde gerçekleştirilir. Boşanma davası, sadece evliliğin sona ermesini değil, aynı zamanda mal paylaşımı, çocukların velayeti, nafaka gibi birçok konuyu da kapsar.

Boşanma Davasının Nedenleri

Türk Medeni Kanunu’na göre boşanma davaları çeşitli nedenlere dayanabilir:

1. Zina: Eşlerden birinin evlilik dışı ilişki yaşaması.
2. Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış: Eşlerden birinin diğerinin hayatına kastetmesi, onu ağır şekilde dövmesi veya aşağılayıcı davranışlarda bulunması.
3. Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme: Eşlerden birinin küçük düşürücü suçlar işlemesi veya toplum tarafından kabul edilmeyen bir yaşam tarzı sürdürmesi.
4. Terk: Eşlerden birinin, diğerini en az altı ay süreyle terk etmesi.
5. Akıl hastalığı: Eşlerden birinin akıl hastalığına yakalanması ve bu durumun evliliğin devamını imkânsız kılması.
6. Evlilik birliğinin sarsılması: Eşler arasındaki anlaşmazlıkların, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olması.

Boşanma Davası Süreci

1. Dava Açılması: Boşanmak isteyen eş, yetkili aile mahkemesine başvurarak dava açar. Dava dilekçesinde boşanma nedeni, talep edilen nafaka, velayet gibi konular belirtilir.
2. Ön İnceleme: Mahkeme, tarafları ön inceleme duruşmasına çağırır. Bu aşamada uzlaşma imkânı araştırılır ve dava konuları netleştirilir.
3. Tahkikat: Davanın esasına girilir, deliller toplanır ve tanıklar dinlenir. Gerekirse bilirkişi incelemesi yapılır.
4. Sözlü Yargılama: Taraflar son savunmalarını yapar ve mahkeme kararını verir.
5. Karar: Hâkim, toplanan delilleri değerlendirir ve boşanmaya karar verir veya davayı reddeder.
6. Temyiz: Karara itiraz eden taraf, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurabilir.

Boşanma Davasında Önemli Konular

Mal Rejiminin Tasfiyesi

Evlilik süresince edinilen malların paylaşımı, boşanma davasının önemli konularından biridir. Türkiye’de 2002 yılından sonra yapılan evliliklerde, aksi bir sözleşme yoksa “edinilmiş mallara katılma rejimi” geçerlidir. Bu rejime göre, evlilik süresince edinilen mallar eşler arasında eşit olarak paylaştırılır.

Velayet

Çocukların velayeti konusu, boşanma davalarının en hassas konularından biridir. Mahkeme, çocuğun üstün yararını gözeterek velayet kararı verir. Velayet genellikle bir ebeveyne verilirken, diğer ebeveyne kişisel ilişki kurma hakkı tanınır.

Nafaka

Boşanma davalarında iki tür nafaka söz konusu olabilir:

1. Tedbir Nafakası: Dava süresince ekonomik açıdan zor durumda olan eşe ödenir.
2. Yoksulluk Nafakası: Boşanma sonrası yoksulluğa düşecek olan eşe, diğer eşin mali gücü oranında ödenir.

Tazminat

Boşanma davalarında iki tür tazminat talep edilebilir:

1. Maddi Tazminat: Boşanma nedeniyle maddi zarara uğrayan eş talep edebilir.
2. Manevi Tazminat: Kişilik hakları zedelenen eş talep edebilir.

Anlaşmalı Boşanma

Eşlerin boşanma ve boşanmanın yan etkileri konusunda anlaşmaları halinde, anlaşmalı boşanma davası açılabilir. Bu durumda süreç daha hızlı ilerler ve genellikle tek celsede sonuçlanır. Anlaşmalı boşanmada eşler, mal paylaşımı, velayet, nafaka gibi konularda önceden anlaşmış olmalıdır.

Boşanma Davasının Etkileri

Boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte:

• Evlilik sona erer.
• Eşler tekrar evlenme hakkına kavuşur.
• Kadın, kocasının soyadını kullanmaya devam etmek istiyorsa mahkemeden izin almalıdır.
• Mal rejimi sona erer ve malların paylaşımı gerçekleştirilir.
• Velayet düzenlenir, nafaka ve tazminat kararları uygulanmaya başlar.

Boşanma davası, hukuki olduğu kadar duygusal ve sosyal boyutları da olan karmaşık bir süreçtir. Bu süreçte tarafların haklarını bilmeleri ve profesyonel hukuki destek almaları önemlidir. Özellikle çocuklu çiftlerin, boşanma sürecini çocukların psikolojisini gözeterek yönetmeleri gerekir. Boşanma kararı vermeden önce, evlilik birliğini kurtarmak için profesyonel yardım almak da düşünülebilir. Ancak evliliğin devamı mümkün değilse, hukuki süreci doğru yönetmek, tarafların haklarını korumak ve geleceklerini en iyi şekilde planlamak açısından kritik öneme sahiptir.

Kaynak: https://savascihukuk.com.tr/