İçindekiler
- 1 Proje Yöneticisi Prof. Dr. İskender Gökalp, TÜBİTAK MAM’da Çalıştıklarını Açıkladı
- 2 Yakıt ve Hava Karışımı Yerçekimsiz Ortamda Nasıl Etkileşim Gösteriyor?
- 3 Geri Dönüştürülebilir Yakıt Üretimi İle Karbondioksit Salınımı Azaltılabilir
- 4 Yer Çekimsiz Ortamın Yeryüzünde Oluşturulması Mümkün
- 5 Gençleri Uzay Çalışmalarına Teşvik Etmek Önemli
Proje Yöneticisi Prof. Dr. İskender Gökalp, TÜBİTAK MAM’da Çalıştıklarını Açıkladı
“gMETAL” Projesi kapsamında, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’nden (TÜBİTAK MAM) Prof. Dr. İskender Gökalp, yer çekimsiz ortamda yanma deneylerinin ön hazırlığını yaptıklarını açıkladı. Proje, Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı’nın Uluslararası Uzay İstasyonu’nda (ISS) gerçekleştirdiği deneylerin sonuçlarını inceleyerek, yer çekimsiz ortamın etkilerini anlamayı amaçlıyor.
Yakıt ve Hava Karışımı Yerçekimsiz Ortamda Nasıl Etkileşim Gösteriyor?
Prof. Dr. Gökalp, “gMETAL” deneyiyle katı yakıtlı motorlar için yakıt ve hava karışımının nasıl etkileşim gösterdiğini incelediklerini belirtti. Yer çekimsiz ortamda katı parçacıkların çökelme sorunu yaşadığını ve bunun yanma sürecini olumsuz etkilediğini ifade eden Gökalp, daha verimli ve güçlü yakıt karışımları geliştirmeyi hedeflediklerini söyledi. Bu çalışmaların uzay yolculuklarında daha az yakıt kullanımı ve daha güçlü itki gücü sağlayacağını belirtti.
Geri Dönüştürülebilir Yakıt Üretimi İle Karbondioksit Salınımı Azaltılabilir
Gökalp, “gMETAL” projesinde yanma deneyleri yerine “karışımı iyileştirme” deneylerinin yapıldığını vurguladı. Karbondioksit salınımının küresel ısınmaya neden olduğunu belirten Gökalp, demir oksit gibi yan ürünlerin geri dönüştürülerek tekrar kullanılmasının döngüsel ekonominin güzel bir örneği olduğunu ifade etti.
Yer Çekimsiz Ortamın Yeryüzünde Oluşturulması Mümkün
Uzay çalışmalarında deneyler yapmanın her zaman mümkün olmadığını belirten Gökalp, yer çekimsiz ortamın yeryüzünde oluşturulabilmesi için iki yöntemden bahsetti. İlk yöntem olarak parabolik uçan uçakları örnek veren Gökalp, Türk Hava Yolları’na ait uçakların bu amaç için kullanılabileceğini belirtti. İkinci yöntem olarak da serbest düşüş kulelerini örnek gösteren Gökalp, Türkiye’nin inşaat sektörünün güçlü olduğunu ve bu tür tesislerin kurulabileceğini ifade etti.
Gençleri Uzay Çalışmalarına Teşvik Etmek Önemli
Gökalp, gençleri uzay çalışmalarına teşvik etmenin ve beyin göçünü engellemenin önemine değindi. Bu tür deneylerin yurt içinde yapılabilmesinin önemine vurgu yapan Gökalp, daha fazla genç araştırmacının uzay çalışmalarına dahil olmasını umduğunu belirtti.